İnanmak lazım

Yeni döneme, K.İrlanda ve Belarus galibiyetleriyle giren A Milli Takımımız, 'Usta'nın yönetiminde Avrupa ve Dünya Kupaları için 'yeşil ışık' yaktı. "Genç futbolcu çıkmıyor" diyenlerin ağızlarına kapak olsun!
Eskişehir'den Tarık ve Aytaç, G.Birliği'nden Uğur, Kasımpaşa'dan Adem, ilerisi için umut veren isimlerin başında geldi.
Futbolun içinden gelmeyen yönetenler (!) bu işlere karışmazsa, cesur yürek Fatih Terim'in, daha evvelki başarılarının üstüne çıkacağına adım gibi eminim.
İdeal bir futbol takımında kendine güveni olan bir kaleci, olmazsa olmazdır. Volkan, Tolga ve Onur ile kalemiz sağlam..
Sağ ve sol beklerde Gökhan Gönül ve Caner Erkin, uzun yıllar o mevkilere adam aratmaz..
Aykut Demir ve Ersan Gülüm orta göbekte özlenen güvenilir ikiliyi oluşturdu. Ön liberoda Aytaç Kara'yı da, fiziği ve teknik kapasitesi ile çok beğendim.

Çatlak seslere dikkat!
Benim futbolda inandığım en önemli felsefelerden biri; tecrübeli kaleci, bir general ve 9 yetenekli genç sistemidir.
A Milli Takım'ın saha içindeki generali Arda Turan'dır!
Fatih Terim'in, önündeki zamanı en iyi şekilde değerlendirerek ilk imtihanı olan Avrupa Şampiyonası'na ekibini; mücadele eden, sahanın her yerinde pres uygulayan ve yeteneklerini ortaya koyan futbolculardan kuracağı gerçeği kabak gibi görünüyor.
Yaşadığımız ve yaşadığım tecrübelerle diyorum ki, Allah korusun birkaç kötü netice sonrası en tepeden bir çatlak ses gelecek olursa (Hocamızın arkasındayız!); sevgili hocam hiç vakit kayıp etmeden tası-tarağı topla.
Yıllar yılı sorumlular (!) tarafından 'mecburiyetten' kurulmuş olan bu cümleler, başarılı olma yolunda emin adımlarla ilerleyen birçok teknik adam için sonun başlangıcı olmuştur maalesef..