Öp Rüştü'nün elini

Tabii sessizlikte oynanan bir futbol insanlara elbette ki bir coşku, heyecan veremez.
Oynayanlara da mutluluk vermez.
Olmaması gereken böyle bir ortamda futbolun güzelliklerini üst seviyede beklemek hata olurdu.
Bir kaleci düşünün 37 yaşına gelmiş, yıllarca duruşuyla, futbol ve sosyal hayat kişiliğiyle örnek olmuş, dünkü Gaziantep maçının da kurtarıcısı olmuş. Elbette ki Rüştü Reçber...
Rüştü'yü 20 yaşından beri takip ederim, o zamanki refleksi ile şimdiki refleksi arasında hiçbir fark yok.
Kaleci gol kurtarıyor, geriye ne kalıyor?
Tabii ki gol atmak. Sahanın en iyilerinden biri de Simao'ydu. O da gerçek bir profesyonel.
Futbol mantalitesi ile dünkü maçtaki katkısı, oyun anlayışıyla, isteğiyle olağanüstü top oynadı.
Bu tip maçlarda kilidi açmak önemlidir.
Simao bunu gerçekleştirdi.

Taraftarsız en iyisi bu!
Tayfur'un kadro seçimi doğruydu. Aurelio'yu kullanması, Necip ve Ernst'i yan yana düşünmesi, daha da farklısı Almeida konusunda ısrarcı olması. Almeida'yı bu satırlarda anlatmaya gerek yok, buna yerimiz yetmez. Ama dünkü karşılaşmayı yorumlarsak; bir forvetten ne beklersiniz, gol atmasını. O da golünü attı.
Gaziantepspor maça istekli başladı. Pozisyonlar da buldu. Ama dakikalar ilerledikçe çok yetenekli oyuncuları olmasına rağmen iyi organize olup takım oyunu sergileyemediler.
Yani futbolcular bu maçta bireysel oynayıp, kendilerini göstermek istediler.
Bu da onları etkisiz kıldı.
Şu bir gerçek: Beşiktaş'ta yıldız oyuncuların göstereceği performans önemli. Bakın, 7-8 oyuncu üst seviyede futbol oynadı.
Çok iyi oynamadılar ama bundan önceki maçlarına nazaran etkili oynadılar. Gaziantepspor kesinlikle kötü takım değil. Ama şu gerçeği gözardı edemeyiz, dünkü skorla da ilgisi yok. Beşiktaş Türkiye'nin en iyi takımı.
Arkanızda büyük güç taraftar yok, sizi ateşlemiyor.
Buna rağmen çıkıyorsunuz ve iki ayaklı maçlarda elde edilebilecek en iyi avantajı elde ediyorsunuz.