Cevdet Ünüvar

Cevdet Ünüvar

10 Mart 2011 | Perşembe

Hocamızın arkasındayız

Sadece havalar değil, futbol sezonu da oldukça soğuk bu aralar. Durumu anlamanız için "Arkasındayız, yanındayız" laflarına bir bakmanız, 1-2 kötü sonuç sonrasında da gidenleri görmeniz yeterli. "Hoca kovma dönemi" sessiz sedasız, törensiz, cümbüşsüz başladı. Çok çile çektiğinizi, fedakarlık yaptığınızı düşünüyorsunuz değil mi, öyle düşünmeyin! Tüm bunların kalmanız için hiç mi hiç önemi yok. Kulüpleri hep, "Ben gideceğime hoca gitsin" diyen bir zihniyet yönettiği sürece, gidenler de gelenler de siz olacaksınız. Hemen her kulüpte benzer tavırlar revaçta maalesef. İşin acı tarafı; "Bir tane kulüp yok ki saha sonuçlarına endeksli olmasın, verdiklerinize, yaptıklarınıza, kulübünüze kattıklarınıza baksın!" "Ne diyorsun sen, mümkün mü bu!" dediklerinizi duyar gibiyim. Mümkün olsaydı bu yazı olmazdı zaten. Sezon başından bu yana 1., 2., ve 3. liglerde hoca istikrarı olmayan tüm takımlara bir daha bakın. Ne görüyorsunuz; "Değirmen misali hoca sirkülasyonu, karşılığında kocaman hüsran!" Yakından takip ettiğim Bank Asya 1. Lig'den örnek vereyim: Adana, Akhisar Gençlik, Erciyes ve en son Denizli olmak üzere tam 4 takım son 10 gün içinde hoca değişikliğine gitti. Denizlispor ise iki hafta önce getirdiği Kenan Atik'e 1 hafta sabredebildi! Sezon başından bu yana dört hoca ile çalışıp, yönetimi sapasağlam kalmakta sadece bize özgü bir durum. Bu pespayeliğe bir son vermenin zamanı gelmedi mi artık! Ayıp vallahi!

* * *
heykel traş
Cenk Tosun
ÇOK
değil, daha iki yıl önce Fenerbahçe adına futbolcu takibi yapan bir antrenör anlatmıştı onu bana. Haber beklemez düsturuyla bu ismi sıcağı sıcağına Fotomaç'ın manşetine çekip; "Cenk Tosun'a Fenerbahçe talip!" diye yazdım. Cenk henüz 18 yaşında, ismi yeni çıkıyor ortaya. Cenk'in bana söyledikleri ise dün gibi aklımda. "Aman ağabey yazma. Almazlar, sonra yalan haber bu derler" dedi. Dediği oldu, oralı olmadılar. Ancak şimdi bazılarının hayal kırıklığını görmek ilginç geliyor...

* * *
kırmızı kart
TB/Taurasi
TÜRKİYE Basketbol Federasyonu Başkanı Sayın Turgay Demirel, Türkiye Doping Kontrol Merkezi ve Türkiye Basketbol Federasyonu Sağlık Kurulu, sözüm sizedir. Fazladan bir gün bile yerinizde durmadan, derhal görevlerinizden istifa edin! Türk sporunu tüm dünyaya rezil ederek, geleceği ile oynayarak orada bir gün bile oturmaya, yeni kararlar almaya hakkınız yok. Burada yazdık, "Doping yaptı" diye o masum sporcuları suçladık. Sizin akıl almaz hatanız, kulüplerimizi olası Avrupa başarılarından alıkoydu. Şu çok açık, bundan sonra sizin kanalınızla yapılacak tüm tahliller, analizler; TBF kararları şaibeli olacaktır. Her hatanın bir bedeli var, onu da ancak giderek ödeyebilirisiniz!

* * *
soru yorum
Turgut Uçar
KARŞIYAKA'NIN müstafi hocası Turgut Uçar'ı sever ve takdir ederim. Ege futbolu için çok emek vermiş, ter akıtmış bir isimdir. Gelirken de giderken de fazla gürültü çıkarmayan bir karakteri var. Medyatik bir tip değildir, fazla öne çıkmaz. Başarısı var mı, derseniz, "Verdiğinize bakarım, aldığınız için" derim, onun için. Hem görevini, hem de teknik adamlık kariyerini noktaladığını açıklaması beni ve kamuoyunu çok şaşırttı. Pes edecek bir insan değildi, niye bıraktı? Açıklamasını bekliyoruz...

* * *
BUNLARI BİLMESENİZ DE OLUR!
Arjantin 4. Ligi'nde, Claypole- Arenas maçında 2-0 ev sahibi takım öndeyken olaylar çıktığını, hakemlerin soyunma odasına gittiğini, sahadaki 22 oyuncu ile birlikte toplam 36 oyuncuya da kırmızı kart gösterdiğini, bir sonraki maça her iki takımında çıkaracak oyuncusunun kalmadığını bilmeseniz de olur.

* * *
E 'söylüyorum'
Kim istemez ki!
KARADENİZ'den Bolu, Samsunspor, Rizespor ve Orduspor; Akdeniz'den Mersin İdman Yurdu, İç Anadolu'dan Erciyesspor.
Hepsi yarışın içinde ve hepsi daha önce yıllarca Süper Lig'de oynamış, o heyecanı yine yaşamak isteyen şehir takımları.
Her maçını kapalı gişe oynayan, içeride dışarıda taraftarı olan futbol şehirlerimiz.
Kimi 26, kimi 29, kimi 12, kimi 5, kimi 4 yıllık özlemle istiyor.
Çıkmak için "Ha gayret" diyerek çabalıyorlar. Aralarında hiç bu sevinci tatmamış, ilk defa çıkmanın heyecanını duyan Tavşanlı Linyitspor'u, futbola zevk katan Gaziantep Büyükşehir'i de unutmadan.
Taze heyecan, yeni yüz olarak. Bu ligi sevenler çoğalıyor...
Çünkü burada gerçek yarış, sahici heyecan var.

* * *
fark ettim
Hüseyin Çolak (Dardanel)
İLK
ve son söyleyeceğim aynı: Futbolcu üretim üssü Dardanelspor'da yeni bir futbol yıldızı doğuyor. Adı Hüseyin Çolak, 1990 Karaisalı doğumlu. Takımında santrfor olarak görev yapıyor. 1.92 boyunda. Altyapıdan yetişti. Bu sezon 3'ü A2 , 1'i Ziraat Türkiye Kupası, 10'u Bank Asya 1. Lig olmak üzere tam 14 defa sahada görev aldı. Çok yönlü bir oyuncu yapısı var. İleri geri koşan, takip ve sezgileri mükemmel, takımı adına en çok çırpınan bir oyuncu. Dardanelspor'un 2. Lig'de en altlarda yer aldığına bakmayın,
Hüseyin Çolak'ın geleceği en üstler.

* * *
alkışlı 'yorum'
Nurullah Sağlam (MİY)
İLK defa geldiğiniz, görev aldığınız bir ligde, tadı-tuzu olmayan, diplerde yer alan; keyifsiz, sıkıntılı, özlemli bir takıma gidiyorsunuz ve tüm kariyerinizi bu takım için riske edip, başarmak için "Varım!" diyebiliyorsunuz. İşte o takımın adı Mersin İdman Yurdu, cesaretin, pardon başarının adı da Nurullah Sağlam. Hocanın ilk günden bugüne tüm açıklamalarına bakın, iddialı hiçbir demeci, sıralamaya dönük en ufak bir taahhüdü yok. "Bu yılı değil geleceği planlıyoruz" lafının içine, bu yılı da katalım mı hocam!

* * *
...HAFTANIN SÖZÜ...
"PENALTIYI SADECE ONU ATMAYI DENEYECEK KADAR CESURLAR KAÇIRIR!" ( ROBERTO BAGGIO)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor