Havasını buldu

Hagi maça başlarken, Fenerbahçe maçındaki oyun sistemiyle ve taktik anlayışıyla takımı sahaya çıkarmıştı. Cezalı Ayhan'ın yerine Barış, Elano'nun yokluğunda Sabri'ye yer vermiş, sağ bekte de Serkan Kurtuluş'la başlamıştı. Pino, yine tek forvet olarak gol arayan ayaktı.
Gördük ki, bu sisteme takım iyi ayak uydurmuş ve hatta geçen haftakinden de daha iyi bir oyun ortaya koymaktaydılar. Uzun zamandır beklenen hava, nihayet yakalanmışa benziyor.
Son 6 haftanın namağlup takımı, Antalya'yı, adeta sahasına hapsederek, pozisyon dahi vermedi. Yakaladıkları tehlikelerde, kişisel hatalardandı. Önde basarak rakip takıma baskı kurarak Galatasaray'ın zaten yapması gereken taktiği, Hagi anlaşılan rakibi iyi analiz etmiş. Çünkü oyuncuların oyun yapısı zaten bunu yapmaya çok müsait. Çok koşan, basan, mücadele gücü yüksek oyuncularla kurulu bir takım.

Sihir bozulmadı
Tek eksik, şu an için Arda, Kewell ve Baros'un olmayışı. Bu oyuncular, takıma katıldığında yakalanan bu disiplin bozulmadan devam edilirse şampiyonluğun tekrar en güçlü adaylarından biri olunur. İkinci yarıya başlanırken, daha tutuk ve kontrollü bir oyun vardı. Bu da Antalyaspor'un golü bulmasını kolaylaştırdı. Takım çıkmakta zorlandı.
Topu ayağında tutacak oyuncular, sahneye çıkmayınca, rakip takım geçici üstünlük kurdu.
Cana'yı oyundan alıp, Mustafa'yı onun yerine koydu ve ofansif yönü yüksek Emre Çolak'la ileride çoğalmayı düşündü. 70'ten sonra, oyunun kontrolünü yeniden eline alıp, net pozisyonlar buldu ama 3. gol gelmeyince Antalyaspor bu sefer tehlikeli ataklar yaptı. Nihayetinde sihir bozulmadı ve güzel bir galibiyet alındı.
Yönetimin, Rijkaard' ı göndermedeki zamanlama hatası, belki de Galatasaray'ın en az 6 puanına maloldu. Keşke daha erken hareket edilebilseydi. Umarım sezon sonu bunun pişmanlığı yaşanmaz.