Şenol Hoca'daki tek eksik

Şenol Güneş,Trabzonspor'un başına geçtiğinde, sadece tek transfer ile takımı bambaşka bir hale getirdi. Kupayı aldılar, 1 yıl sonra rekorlar kırdılar ama bir gol farkla şampiyonluğu F.Bahçe'ye bıraktı.
Şimdi takımının ilk defa katıldığı Şampiyonlar Ligi'nde önemli bir çıkışı var. Grup lideri olmaları değil bu pozisyona gelmek için sergiledikleri direnç göz önüne alınmalı.
Çünkü Devler Ligi'nde iyi takım olmak yetmiyor. Tecrübeli ve zeki oyuncularınız farkınızı belirliyor.
Rakiplerinizde bu silah var ve siz onları geçmek için bu mesafeyi başka özellikleriniz ile kapamalısınız.

YUMLU YETMEZ
Bu performansa rağmen Şenol Güneş 3. sezonu başlarken, henüz bir noktaya el atmadı. Kadroya altyapıdan henüz oyuncu katmadı.
Mustafa Yumlu'yu söyleyebilirsiniz ama yeterli mi diye kendinize de sormalısınız. Takımın eksikleri belli. İhtiyacı olan bölgeler de belli.
1.5 yıl içinde Şenol Hoca'nın bu noktalara alternatif yaratacak denemeleri de olmadı. Elbette elinde iyi oyuncu yoksa, yapacak bir şeyi de kalmıyor. Bunun yanına hedefi olan bir takımın, genç oyuncularla risk alamamasına da bir şey diyemeyiz.
Ama ben hem Şenol Hoca'dan, hem de yardımcısı Ünal Karaman'dan, kendi üretimleri bir genci Türk futboluna armağan etmelerini bekliyorum.

Neden favori?
Fenerbahçe bu ligin favorisidir. Nedeni; rakiplerine göre daha takım oluşu ve bunu sağlayan hocasıdır...
Aykut Hoca, TRT3'te Gökhan Dinç'in programında yine açık açık konuştu. Geldiği günden beri bir tabu haline gelen Alex ile ilgili soruya kaçak göçek bir cevap vermek yerine; "Alex'siz bir takım olmaya hazırlanmalıyız" dedi.
Alex'in yardımcısı olarak kalıp kalmayacağı belirtildiğinde, "Bunu zaman gösterecek. O zaman durum nedir, görelim bakalım" dedi.
Normalde bir teknik adam, "Alex bizim vazgeçilmezimizdir" der, oyuncusuna göz kırpar, öteki gelişmeye de, "Onu hep yanımızda görmek isteriz. Hakkında planlarımız var" diyerek yanağından da bir makas alırdı.

KADRO DERİNLİĞİ VAR
Oysa gerçeklerle yaşıyor Aykut Kocaman… Kayserispor maçının bir hafta sonrasında, ilk 11'deki 5 oyuncuyu birden değiştirdi.
Böyle rotasyon yapması için bir sebep de yoktu. Aradan neredeyse bir hafta geçmişti.
Son maçların en iyi oyuncusu Caner Erkin'i kulübeye aldı. Oyuncuyu da, kendisini de riske etti.
Fakat şimdi baktığımızda, takımında olup da oynamayan tek futbolcusu yok. "Hoca benim hakkımı yedi" diyecek tek bir oyuncusu yok.
13 puanla zirvede ve takımın kötü futboluna rağmen ortaya çıkıp da, "Aykut Kocaman bu işi beceremeyecek" diyen bir tane futbol uleması da yok.
Ne var peki?
Herkesin ortak kanısı; kadro derinliği olan tek takım F.Bahçe…

PLANLARI DEĞİŞMEDİ
19 yaşındaki Gökay bile ilk 11'de oynadığında, kimse "Neden?" demiyor artık.
Veya şartlar bir gün Alex'in kulübede başlamasına neden olursa, olay da çıkmayacak… Aykut Hoca'nın Fenerbahçe'de göreve başladığı birinci gün de planı buydu. Bir takım yaratıp, dengeler içinden en iyi kadroyu oluşturmak...
Üstelik henüz Emre Belözoğlu'nu da kullanamadı, Gökhan Gönül'e daha yeni yeni forma veriyor.
Aykut Hoca'ya bu güveni getiren geçen senenin müthiş performansı ve elbette şampiyonluktur.
Halbuki bunları elde etmese de doğru yolda gidiyor, günün geçerli prensiplerine sarılıyordu.
F.Bahçe bu sezonun favorisidir.
Tek nedeni de; rakiplerine göre daha takım olması ve bunu sağlayan hocasıdır.

TRT3
NTV Spor, Fuat Akdağ yönetiminde günümüzün önemli bir parçası olmuştu. "Marka değeri" diyerek, habercilikten vazgeçene kadar Lig TV ile ciddi bir rekabet yapıyorlardı.
Çözüme yönelik yorum programları, seçilmiş canlı yayınlar ile kumandamızdaki ilk adrestiler. Fakat bu yıl TRT 3 de bu rekabetin içine girdi.
Artık karar veriyoruz.
Gerçekten de gövdeli programlar, haberci ağırlıklı yorumcularla, fikir sahibi olmak isteyenleri ve fikir sahiplerini kendilerine çekiyorlar.