Yürüyedursun Timsahlar

51. dakikada Serdar Aziz yan topta ön direğe sessizce sızıp çaktığı kafa gol olduğunda Gomelli futbolcular kendi kale sahası içinde tam 11 kişiydi. Bir korner atışıydı ve tam takım oradaydılar yani… Toplu müdafaa toplu hücum böyle bir şey diye geçirdim içimden.
Serdar'ın golü bir yıldız gibi asılmasaydı Bursaspor'un göğsüne futbolu basketbol gibi oynamanın 'daha makbul' bir şey olduğunu düşünmeye başlayacaktık. Belarus'un Minsk'ten sonraki bu ikinci büyük! kentinin yeşilleri maçı şöyle düşünmüşler; "Usta biz fazla açılmayalım.
Etimiz ne butumuz ne?" Tamam ama geride bu kadar yığılıp her nasılsa maçın bir anında 'sıkıştırırım' düşüncesi çağın kendisine denk düşmüyor. 12. adam devrede. Onlar herkesten ve her şeyden daha istekliler ama o kadar istemek taktik açıdan kilit açıcı adamlardan yoksunsanız kapanan takımların tehlikeli olmasını önleyemiyorsunuz.

Bursaspor'un açmazı
Dün Bursaspor'un açmazı buydu işte. Sercan taşıdığı topları ezip, Turgay etkisizleşince; Volkan taşıdığı topları harcayıp yük Ozan'a binince, Ömersiz defans hava hakimiyetini yitirip her yan top tehlike olmaya başlayınca... Bunu geç fark etti Ertuğrul Sağlam. Yedek kulübesi bu maç için daha iyi ve uygun adamlarla dolu desem abartmış olmayacağım. Önce 70 de Batalla'yı attı sahaya. İlk onunla başladı Bursaspor etkili derin pas trafiğine. Gökçek, Krita ve İbrahim Kaş'la ileriyi zorlamak yanıt verdi; defans 'golcülüğünü!' gösterdi ve İbrahim ikinci golüne imza attı takımının. Defans demek zorundayım; Carson olası bir tehlike için defansın önünden ayrılmayınca pas trafiği bile onlara kaldı. Bursa ilk ön eleme maçından galibiyetle çıktı.. Yürüyedursun Timsahlar…