Çok büyüksünüz

Mayıs ayına gelindiğinde büyük futbol adamı Şenol Güneş'in ajandasında 3 hedef işaretliydi. Şanlıurfa'da Türkiye Kupası alınacak, Kadıköy'de Fenerbahçe'ye geçit verilmeyecek ve Olimpiyat'ta Süper Kupa koleksiyona katılacak. Hepsini başardı Güneş'in Trabzon'u...
Teknik heyet bir yana, Trabzonspor yönetimi, takımı bu tür finallere çok iyi hazırlıyor.
Hafta başındaki coşkulu 'Trabzonsporlular Günü' kutlamaları ile moral bulan futbolculara, son anda gelen transfer haberini de arkasına alarak tribünleri dolduran on binlerce bordo-mavili taraftar eklenince daha maç başlamadan zaten bir şeyler kazanılmıştı.
Trabzon'un başarısının altındaki en önemli etkenlerden biri iyi pas yapan takım olmaları.
Bunu her maçta başaramıyorlar ama becerdiklerinde süper bir ekip oluyorlar.

İş orta sahada bitti
Kupa finalinde F.Bahçe karşısındaki telaşsız ve çok paslı oyunu bu kez Bursaspor'a karşı oynamayı hedeflemişti Trabzon. Büyük ölçüde de gerçekleşti hesapları. Olimpiyat'ta iki finalist arasında büyük bir kalite farkı vardı.
Başarının sırrı orta sahadaydı. 4+1'lik blok rakibine büyük üstünlük kurdu. Colman her iki kanatta da çok çalıştı. Selçuk ve Ceyhun'un sade ve dikkatli oyunları, ön-arka değişimini eksiksiz yerine getirmeleri saygıdeğerdi.
Alanzinho da müthiş performans gösterdi.
Güneş'in büyük bir güvenle forma verdiği Teofilo, ikinci yarının başında oyundan çıkma adayıyken hat-trick yapınca maçın kahramanı oldu. Yeni transfer Glowacki de çok başarılıydı. Serkan ise her zamanki üstün çabaları ötesinde çizgiden çıkardığı topla kupaya elini ilk uzatan isimdi. Cuma süper kura çeken Trabzon cumartesi de Süper Kupa galibi ilk Anadolu kulübü oldu.