24 Eylül 2011 | Cumartesi

Dürüstlüğe küfür serbest

Aslında bu FF'cilerin (Türk futbolseverini temsil etmedikleri, belli odakların çıkarlarını gözetir tavır takındıkları için onlara TFF demiyoruz) palavroffsistemi yapacağız diye, peş peşe maç yaptırmaları Trabzon için fena olmadı.
Kadrodaki zorunlu ve büyük değişim nedeniyle yaşanacak uyum ve takım olma sürecinde çok hazırlık maçına ihtiyacı vardı bordo-mavililerin. Lille maçına kadar Samsun'du, Karabük'tü derken, epey yol alır çocuklar herhalde. Bir de 90 küsurda gol yeme rahatsızlığını çözebilirlerse ŞL'de gruptan çıkma adına önemli işler yapabilirler.
Büyükşehir maçını hatırlatarak tekrar edelim:
Özellikle Şampiyonlar Ligi gibi turnuvalarda " Yenemezsen yenilme" 'motto'su çok önemlidir. (Motto kelimesini Milano başarısına atıf yapmak için kullandık; zira İtalyancanın dünya dillerine armağanıdır.) Trabzon, içeride Lille'i yenebilirse büyük iş görür, yenilmezse de yolu açık olur.
Bu hazırlık maçları sadece Şampiyonlar Ligi için değil, önümüzdeki sene düzenlenmesi muhtemel adam gibi bir Süper Lig için de çok faydalı olacaktır, eminiz. Latin Amerikalıların 'açılış' ligine "Bu da ne ola ki?" diye merakla bakan bizlerin de nurtopu gibi bir hazırlık ligi oldu işte!
Bu ucube ligin mimarlarından olan şimdiki FF'ciler sürecin içinden çıkamayıp istifa edince, dileriz adam gibi bir federasyon yönetimi oluşur da adam gibi bir ligimiz olur tabii!

Çarpık düzene karşı çıkıyor
İşin ilginç ve gerçek futbolsever adına olumlu tarafı, şimdi fiilen oynanan ligde her takımın, tıpkı Bank Asya'daki gibi birbirini içeride, dışarıda yenebilmesidir. Bank Asya'da olması gerekenleri oraya indiremediği için Bank Asya'nın play-off sistemini Süper Lig'e çıkaran FF'ciler için bile hoş bir sürpriz değildir de nedir bu?
Herkes birbirini yensin, kim istemez; namusuyla, mertçe mücadele ederek olduktan sonra.
Mertlik, namus deyince, değinmeden geçemeyiz.
Malumunuz, şike soruşturmasında hakkında ciddi deliller bulunduğu söylenen kulüpler için tribünden o konuyu çağrıştıracak tezahürat yapmak yasak. Peki ne mi serbest? Dakika 61 olunca Trabzon'a küfretmek. Hem de tüm şehir, hem de kadınlı, çoluklu, çocuklu. Niye mi?
Çünkü Trabzon herkesin ittifak ettiği bu çarpık düzene karşı çıkıyor. Kendini futbol adamı ilan etmiş çıkarcıların tekerine çomak sokuyor. Zira, bağımsız iradesi ile mertçe mücadele ediyor.
Lakin… Bu ülkede bağımsız şekilde namusunla kazanmaya çalışmak cısss! Yeter ki bir çıkar odağı oluşturup birlikte hareket et; yasalara uymasan da biri kitabına uydurmaya çalışır nasılsa. Olmayacak duaya mı amin diyoruz hep bilmiyoruz, ama bu düzen değişecek bu kez inşallah. Çok da iyimser olmayalım tabii.
Dürüstlüğe, mertliğe övgüler yağdırılan bir ülke için daha çok erken elbette; ama hiç değilse bu değerleri savunanlara küfredilmeyen bir coğrafya haline gelse bu güzel ülke…

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor