20 Temmuz 2010 | Salı

Repertuar

Fenerbahçe, hazırlık maçlarında aldığı trajik sonuçlarla yeni sezona hazırlanıyor.
Repertuarda şarkılar hazır.
Bu takımı geçen sezon karanlığa sürükleyenler "meçhul şahıslar" değilse.
İki sanıktan biri Aykut Kocaman'sa...
Yeni sezonda Aykut Kocaman'ı hangi dile çevirirseniz çevirin... Fenerbahçe'yi bu taşlı yoldan çevirmek kolay olmayacak. "Olmaz ilaç sine-i sad pareme..."
* * *

Fenerbahçe'de günahlar gecikmeli de olsa, şapır şapır dökülür.
Daum, "Brezilyalılar kendi içlerinde bölünmüştü" diyor.
Beynelmilel kundakçıdan gecikmiş itiraflar.
Ligin devre arasındaki seks skandalını bilip, sesini çıkarmayan ikinci adamları da hesaba katarsanız...
Ve bu adamlar, Fenerbahçe medyası tarafından gazlanıyor, tribünlerden destek buluyorsa.
Şarkılar da kendi yolunu bulacaktır. "Kimseye etmem şikayet, ağlarım ben halime."

* * *

Fenerbahçe'
nin Köln'den yediği 5 golü, Şampiyonlar Ligi'nde Arsenal'den yediği 5 golle bir tutmak, elbette mantıklı bir karşılaştırma olmaz.
Ama Fenerbahçe'yi ölçüp biçtiğiniz zaman, acı gerçekler de önümüze çıkar.
Bu takımın kaç sezondur gol sorunu olduğu ortadayken, yine yumurta kapıya dayanıncaya kadar beklemesi mi gerekirdi?
Durum böyle olunca...
Alınacak forvetin, eldekilerin kötü bir kopyası çıkma ihtimaline karşı, repertuara eklenen şarkı da belli. "Bir ihtimal daha var, o da ölmek mi dersin."

* * *
Savunmanın isimlerine bakın.
Bilica, Önder, Bekir... İlkel, hantal ve demode...
İkinci kaleci Volkan Babacan'ın, güven verdiği tek maç gösterin bana.
Deneme yanılma yöntemi, bu beylerin ipliğini pazara çıkardı da... Fenerbahçe formasını onların üzerinden kim çıkaracak?
Ve bu savunmaya destek olarak, Gençlerbirliği'nden İlhan transfer ediliyor.
Kötü bir şaka gibi...
Böyle bir savunmayla, yeni sezonda Fenerbahçe'ye kalacak olan. "Biraz kül, biraz duman..."

* * *
En örgütlü mücadeleyi vermesi gereken orta alanda, Cristian ve Selçuk yeni sezon için yine potansiyel tehlike.
Emre Belözoğlu koşarsa açıklar kapanacak, Alex sahne alırsa, Fenerbahçe fark edilecek.
Onların yokluğunda takımın hali ortada.
Görünen o ki... Salladıkça dökülen kuru yapraklar bahçesinde, hep bir ağızdan aynı şarkıyı dinleyeceğiz. "İnleyen nağmeler..."

* * *
Kazım, tek başına yetenekli ama beraberinde ciddiyet ve sorumluluk getirdiği şüpheli.
Stoch, soru işaretlerini de yanında getirdi.
İlk soru: Uğur Boral'ın yarısı eder mi?
Bu takımın altyapısından bir tek gence bile güvenmediği ortadayken; takımın içindeki "süper yanlışların" beli bu sezon da kırılmamışken...
Şarkılar bile Fenerbahçe'yi, gideceği yoldan çeviremez. "Dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç."
* * *
Zamanın aynası olabilseydi, Aziz Yıldırım'ın yüzüne tutardım.
O Aziz Yıldırım ki, doğrularını çarçur etti, yanlışlarında bile bile inat etti.
O yüzden, yeni sezondaki kader şarkısı da, repertuardaki yerini alacaktır. "Çile bülbülüm çile..."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor