16 Aralık 2010 | Perşembe

Sorun anonim

Neresinden bakarsak bakalım, Fenerbahçe'nin sorunlarının birden fazla sorumlusu var. Söz konusu sorunların güne, aya ve yıla ait olmaktan ziyade geçmiş yılların biriktirdiği bir irin olduğunu düşünüyorum.
Hiç şüphe yok ki kurumlaşmayı, Avrupa çapında başarı vaadini yıllar öncesinden dillendiren, ama tercih ve uygulamada 'şarklı' refleksle hareket eden Aziz Yıldırım ve yönetimi şu andaki sorunların asıl sorumlusudur.
Futbolda yaşanan düş kırıklığını unutturma kaygısıyla her defasında 'sil baştan' yapan yönetim, bu uğurda azımsanmayacak para harcamış, futbolcu ve teknik direktör sirkülasyonuyla istikrarsızlığı emzirmiştir. Şampiyonluğun kaybedilmesinden sonra gönderdiği Daum'u daha büyük paralarla yeniden görevlendirmesi, Burak'ın üstüne 4. 5 milyon dolar vererek Gökhan Ünal'ı alması, belli bir iş tanımı yapmadan Aragones'le anlaşma yapılması... Say say bitmez.

Kadro kaliteli değil mi?

Tabii, yönetimin bu panik atak tavrının üzerine 2006 ve 2010 yıllarının son maçlarında şampiyonluğun dramatik şekilde 2 kez kaybedilmesinden sonra psikolojisi bozulan taraftarın hiç zamansız kimi futbolcularını yuhalaması da eklenince, şu andaki fotoğrafın karşımıza çıkması da kaçınılmaz oldu.
Ancak, bütün bunlar bile şu andaki teknik heyet ve oyuncu gurubunun performansını doğal karşılamamıza yetmiyor ne yazık ki. Santos, Baroni, Caner, Yobo, Niang, Stoch, Dia, İlhan ve Özer'in transferlerinde Aykut Kocaman'ın iradesi ve onayı belirleyici olmuştur. Volkan, Emre, Lugano, Alex, Gökhan Gönül ve Mehmet Topuz'un kariyer ve kaliteleri ise zatem malum.
Eee, neden o zaman bu kaliteli kadro hala düş kırıklığı yaratıyor? Uyum sorunu diyemeyiz, zira yeterince zaman geçti.
Öyleyse Kazım, Dia, Stoch varken, Mehmet Topuz'un sağda, Santos dururken, orta yapma özürlü telaşe memuru Caner'in solda ısrarla oynatılması... Niang'daki düşüş, Mehmet Topuz'un disiplin ve yetenekle çelişen şutları, Emre'nin yeteneğinin önüne geçen agresifliği ve takım ruhunu örseleme pahasına arkadaşlarını her fırsatta fırçalaması... Semih'in muhabirlerle olan muhabbetini takımından esirgemesi...
Ve en önemlisi takımın bocaladığı anlarda tavukları birbirlerinin tarlasına girdi diye birbirlerini sırtını dönen köylüler gibi yardımlaşmayı, et-tırnak olmayı, birlikte oynamayı becermemeleri, futbolcuların sorumsuzluğunun kanıtı değil mi?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor