Aynı sıkıntılar

Elazığspor, Trabzonspor karşısında ilk yarı puan sıralamasında bulunduğu yeri aratmayacak oyun tarzı ortaya koydu.
İlk on dakika Trabzonspor, baskın olarak maça başladı. Fakat bordo-mavililerin kros ve diyagonal pasları sonuca gidecek ve neticeye tesir edebilecek nitelikte olmadığından oyun akışı neticeye pek etki etmiyordu.
Trabzon orta sahada oyun kapasitesini ilk yarım saat yoğunlaştırarak bu alandaki pas yüzdesini arttırınca rakip kalede daha tehlikeli olmaya başladı.
Ancak her zaman olduğu gibi ofansa dönük oyuncuların gol sahalarındaki bireysel becerilerinin yetersiz oluşu beklenen pozitif sayıyı bir türlü skorboarda taşıyamıyordu.
Yusuf'un serbest atışı köşeye giderken, Henrique'nin müsait pozisyonda topu çizgi dışına göndermesi, hemen ardından Yusuf 'un yine elverişli durumda topu rakip kaleciye teslim etmesi pozisyonlarına bakarak bordo-mavililerin ilk yarıda Elazığspor kalecisi İvesa'ya takıldığını söyleyebiliriz. İkinci yarıda oynanan futbol kalite ve kapasite olarak ilk yarının kopyası gibi idi.

Forvet beceriksizdi
Bu yarıda Emre'nin takıma katılımı forvet anlayışının ilk yarıdaki etkisizliğine çare olarak düşünülmesi doğru mantığın bir uygulaması olarak görülebilirdi.
Ancak Emre de ileri uca beklenen katkıyı sağlayamadı. Yine Trabzonspor tarafından bu yarıda da pozisyon öncesi hazırlıklar var. Fakat forvetlerin pozisyon anlayışı ve sonuca gidecek aksiyonlardaki kısır müdahaleleri bir türlü hanesindeki puan yükseltici skoru getiremedi.
Henrique'nin yerine savunma oyuncusu ZekiYavru'nun oyuna alınmasının anlamı bordo-mavililerin galibiyetten umudu kestiklerinin fakat beraberliğe razı olduklarının anlamı çıkıyordu.
Öyle değil mi?