Tehlikeli hareketler

Yıllar sonra bir Anadolu takımı şampiyonluğa yaklaşmışken Ankara'da kaybedilen iki puan Bursaspor için hiç de iyi olmadı. Çünkü hava şartları güzel futbol oynamaya elverişliydi. Bursaspor yönetimi, 7 bin bilet koparmıştı Gençlerbirliği'nden. Tribün desteği de yeşil-beyazlıların yanındaydı. Buna rağmen şampiyonluk yolunda 2 puan bağıra bağıra gitti. Fenerbahçe ile aradaki fark bire indi. Bursaspor şimdi bir adım önde. Göreceğiz bakalım bu stresin altından kalkabilecekler mi ? Karşılaşmanın her iki yarısında da Bursaspor rakibine oranla daha istekli bir oyun ortaya koydu. Savunmadan ileriye çıkışlarda çok ağır kaldılar. Sercan'ın önüne iyi toplar indiremediler. Sercan da bir iki pozisyon dışında takımına artı kazandıramadı. Volkan Şen'in getirdiği pozisyonlarda da Sercan uyanık davranamadı. Bursaspor'da kaleci İvankov'a hiç iş düşmedi. Gençler'in bir gollük pozisyonu dahi olmadı maç boyunca.

Kaleci Serdar faktörü
Sanki hepsinin üzerinde ölü toprağı serpiliydi. Birazcık Mustafa Pektemek, savunmada da Aykut başkent ekibini sırtladılar. Ancak burada bir parantez de kaleci Serdar'a açmak isterim... Serdar belki de sezonun en iyi futbolunu oynadı. Saldıran Bursa akınlarına tek başına "Dur" dedi. Maçı tribünden izleyen Hiddink'in herhalde dikkatini çekmiştir. Bursaspor, Ömer ve özellikle de Ozan İpek'i çok aradı. Volkan Şen ve Ozan İpek, Sercan'ı ileri de destekleyen önemli oyunculardı. Bu maçtan kanadın biri kırıldı. Her şeye rağmen yeşilbeyazlıların 5 gollük pozisyon bulduğu maçtan tek puan çıkarması kendileri açısından son derece üzücüydü. Bursa halkının bu kadar inandığı bir dönemde şampiyonluğu yıllar sonra bir Anadolu kentine getirmesi ligimizin hareketlenmesinin yanı sıra Anadolu hareketinin şahlanması olarak da görülebilirdi. Ancak Fenerbahçe ile aradaki puan farkının bire inmesi yarışın yeniden başlamasını sağladı. Açıkça ve net olarak söylemek gerekirse Bursaspor'un son iki deplasmanda yaptıkları bize bir TV programını anımsattı: Tehlikeli hareketler bunlar!