Savunma önemli

Bireysel olsun, takım oyunlarında olsun her spor dalında öncelikli amaç ve hedef kazanmaktır.
Beşiktaş, kazanmak kadar iyi futbolu da amaçlayan takım.
Böyle bir Beşiktaş'ı ilk yarı süresince izledik. Başarılı futbolda takım oyun ve birlikteliğinin sağlanması kadar Fernandes, Oğuzhan ile Olcay'ın performanslarının büyük katkısı oldu.
Necip'in performansının da başarıya katkısı göz ardı edilemez!
Beşiktaş'ın alkışlanan futbolunda başlıca etken; yüksek tempoyla hücuma hızlı ve çok adamla çıkmasıydı. Eksiği; ayağa paslarla oyunun kontrolünü uzun süre elinde tutamaması ve savunmasındaki aksaklıklar.
Holosko'nun patlama yapmasındaki en büyük faktör; Samet Aybaba'dan gördüğü destek ve güven sonucu bugüne dek yaşayamadığı oynama şansını yakalaması.
Aybaba'nın bankosu olması oynama hırs ve iştahını artırdı.

Ağır işçiler
Şu bir gerçek ki Simao ile Quaresma olsalardı Holosko, Oğuzhan, Olcay adları anılmazdı!
Bir başka gerçek; Q7 ile Simao'nun tersine, öteki Portekizli Almeida'nın kariyerinde altın dönem yaşadığıdır! İlk yarıda Beşiktaş'ın kötü oynayarak maç kazandığını görmedik! Galibiyetlerinde alın teri, emek, takım oyunu vardı.
Önemli eksiği; yedek kulübesinin zengin olmaması! Şanssızlığı ise sakatlığından ötürü Fernandes'in son üç maçta oynayamaması.
Buna karşın yenilmedi.
Portekizlinin yokluğunda görevini üstlenen Oğuzhan, hücum etkinliğinin yanı sıra savunmaya yardımıyla da dikkat çekti.
İki yönlü oyunuyla orta sahanın ağır işçisiydi! Fernandes'in dönüşüyle hem yükünün hafiflediğini hem Beşiktaş'ın kaldığı yerden devam ettiğini göreceğiz!
İBB maçında yakalanamayan liderlik, bu ikiliyle Galatasaray derbisinde kucaklanabilir. Yeter ki savunma topallamasın!