Lambalar patladı

Trabzonspor çok erken frene bastı. Liverpool güçlüydü, kuvvetli, çabuk ve de akıllıydı, peki bu ne? O kadar kötü, sıkıcı futbol oynamak için çalışmaya gerek yok ki. Ne kadar çabuk yoruluyorlar. Kampta böyle değildiler, üst üste oynuyorlardı. Ne oldu bunlara? Her sene böyle oluyor, futbol harici işler araya girince performans yarıya iniyor. Ev sahibi ortama alışkın, rahat hareket ediyor. Bordo-mavili futbolcuların oksijen tüpüne ihtiyacı vardı. Devreye varmadan lambalar patladı. Dayanamadılar Trabzonspor'un haline. Karardı ortalık, hayal ettik geçen anları.... 6 kere topa değdi Alanzinho, üçü rakibe, ikisi yana geriye. Son buluştuğu skandaldı, sadece kaleci kalmıştı karşısında, yine egosuna yenildi, ne kaleyi tutturdu nede boşta olan Umut'u görebildi... Bir hareketi vardı Toulouse gazisinin... Altı pasta önüne düşen topu ne hikmetse kendi kalesine doğru servis yaptı. Atacağı gol için hazırlık yapan bordo-mavililer, gol yememek için ellerini açtı... Bir maça daha çıkarsa mefta olacak bu Cale, düştü düşecek. 15 metreden öteye adımı yok, vurduğu toplar üç metreyi geçmiyor... Bu Jaja iyi futbolcu, çok iş yapacak gibi duruyor... Kaleci Onur'dan Yattara'ya kadar kalanlar hazır asker maşallah. Rakip yorulduğu anlar şartlar eşitlendi. Son devreyi rahat geçti Trabzonspor. Bencil ayakları düzene sokamadığından 1 puana razı oldu bordo-mavililer...