Ruhsat yok!

Bursasporlu oyuncular büyük baskı altındalar. Her maçın ilk dakikasından itibaren yüklenmeleri bundan. Bir an önce golü bulup, rahatlamak istiyorlar. Dün de aynı havadaydılar. Sercan (Çok ofsayta düştü), Volkan ve Turgay önde basıp, arkadan gelen Ali Tandoğan, Mustafa ve Ozan da destek verince Belediye kalesi önünde çadır kurdular. Aslında bu tam da Belediye'nin istediği oyun tarzıydı. Bursaspor'un pürtelaş yüklendiği dakikaları soğukkanlılıkla karşıladılar. Rakip kaleye ilk gittiklerinde Marcin Kus'la golü buldular. Hemen belirteyim golde İvankov'un hatası büyüktü. O boyla, o topu almalıydı. Bursa'nın şuursuz yüklenişi, rakibin ekmeğine yağ sürdü. Belediye takımı yine bir kontratakta 2. darbeyi vurunca liderin işi arap saçına döndü.

Gezer değil, 'uyurgezer!'
Bugüne kadar çok önemli maçları geriden gelip kazandıkları için, ikinci yarıya yine iştahlı başladılar. Oyuna Batalla ve İglesias girince Bursaspor'un baskısı daha da arttı. Belediyeli oyuncular tam anlamıyla pasif savunmaya geçtiler. İkinci yarı da tek kale maç oldu. Eğer Volkan'ın golü biraz daha erken gelse maç dönebilirdi. Olmadı... Her neyse yenilgiye rağmen hiçbir şey bitmiş değil, Bursa hâlâ yarışın en iddialı takımı. Yeter ki dünü unutup önlerine bakmayı bilsinler. Bu ligde herkes, herkesi yenebilir. İşte, ilk yarıda Bursa'dan yarım düzine gol yiyen Belediye takımı dün gece rakibine çelme taktı. Tıpkı geçen sezon Sivas'a yaptığı gibi. Belediye ruhsat vermeden şampiyonluk inşa etmek çok zor vesselam! Not: Turgay Bahadır'a yapılan hareket net bir penaltıydı. Gezer uyudu, 'uyurgezer!' oldu.