Arda F.Bahçe'ye!

Bu direkt bir gidiş mi olur yoksa Avrupa aktarmalı mı bilemem ama konjonktür uygun olduğu anda Arda Fenerbahçe'ye gider. Bana göre gidişat o yönde. Neden mi? Şimdi gelelim oraya.
Arda gerçek bir yıldız. Attığı her adım, söylediği her kelime, yaptığı her hareket olay.
Tüm bunların genç bir adam üzerinde baskı oluşturması da doğal.
Bilen bilir. Bu baskıyı taşımak hiç kolay değildir.
Hele hele başkan ve yöneticiler başta kulübünüz size yardımcı olmuyorsa daha fazla zorlanırsınız. Arda da zorlanıyor ve bana göre kulübüyle gönül bağları zayıflıyor. Böyle durumlarda kimi yanınızda görürseniz kendinizi ona daha yakın hissedersiniz. Bu da doğaldır. Şöyle bir bakın bakalım Arda kötü gününde kimi yanında görüyor; Adnan Polat'ı mı, Aziz Yıldırım'ı mı? "Aziz Yıldırım'ı görüyor!" dediğinizi duyar gibiyim. Ben de aynı görüşteyim. Aziz Yıldırım bir genç adama nasıl sahip çıkacağını, onun gururunu nasıl okşayacağını iyi biliyor.
İddia ediyorum şartlar uygun olsa Arda bugün Aziz başkanla bir görüşme yapar, bir baba gibi omuzuna yaslanır, önce içini döker, sonra da gözyaşları sel olur akar. Ondan sonra da imzayı atar.
Arda'nın şu anda sevgi ve şevkatle kucaklanmaya ihtiyacı olduğu açık ve net. Adnan Polat ve Galatasaray yönetiminin bu konuya kayıtsız kaldığı da başka bir gerçek.
Aziz Yıldırım, şu son "Şerefsizlik" muhabbetinde verdiği destekle Arda'nın kalbini bir kez daha kazandı bu kesin.
O nedenle üç vakte kadar, Arda sarı-lacivertli formayı giyerse ben hiç şaşırmam. Biliyorum bugün için şartlar hiç uygun değil ama yarın ne olacağını kim bilebilir ki!

* * *

Yapma Erman hoca!
Erman Toroğlu diyor ki; ben Arda çok seks yaptığı için sakatlandı demedim, kendi hayatımdan bir örnek verdim!..
Haklısın Erman hoca ama sen o örneği hava durumu okunurken falan değil, Arda'nın sakatlığı tartışılırken verdin. İşin sırrı da burada zaten. Sen cümlenin başına "Arda", ortasına "seks", sonuna ise "sakatlık" yazıp noktalı yerleri doldurmaları için futbol kamuoyuna postaladın! Doğal olarak noktalı yerler de senin beklentine uygun şekilde dolduruldu. Yani kimseyi kandırmaya kalkma. Bu konuda asla masum değilsin.
Üstelik sadece Arda meselesi de değil bu olay. Haftalardır yanlış bir yolda tam gaz gidiyordun ve sonunda duvara tosladın. Hikaye budur. Yapma hocam. Biliyorum futbol ailesindeki güçlü konumunu kaybettiğin için hırslı ve saldırgansın. Dahası bazı kişilere de kızgınsın ama başkalarına değil, asıl kendine kızmalısın.

NE ÖZGENER, NE YILDIRIM!
Çünkü kendin ettin, kendin buldun. Mahmut Özgener, Aziz Yıldırım ya da Ertan Özertem de bir şey yapmadılar. Her şeyi sen yaptın! Çirkin örnekler, belaltı vuruşlar senin klasiklerin oldu.
Pozisyon yorumlarını da kitaba göre yapmadın, kitabı egolarına uydurmaya çalıştın! Misal Aziz Yıldırım'a kızdın Fenerbahçe'ye salladın, Çarşı'ya kızdın Beşiktaş aleyhine yorum yaptın...

RUHSATINI KAYBETTiN
Bu bir değil bin kez oldu ve sonunda milyonlarca insanı inandırma ruhsatını kaybettin! Tekrar eskiye döner misin bilemem (Bana göre çok zor) ama bu şekilde dönemezsin onu bilirim. O nedenle boşver böyle konuşmaları. İnsanların özel hayatlarına saygı göster. Sözlerim acı gelecektir sana belki. Gelmeli de zaten, çünkü ben dostum.

* * *
BEŞİKTAŞ'IN ŞİFRELERİ ÇÖZÜLDÜ!
Beşiktaş maçlarında futbol anlamında bir sürpriz aramasın kimse?
Beşiktaş topa daha çok sahip olur, maçın büyük bölümünü rakip yarı alanda oynar ve karşısında bir-iki hızlı oyuncu varsa kalesinde bol bol pozisyon görür.
Kimi zaman rakibi (Karabük gibi) bulduklarını kaçırır, Beşiktaş atar ve farklı kazanır.
Kimi zaman rakibi (Fenerbahçe gibi) beş pozisyon bulur, bir gol atar ve Beşiktaş da karşılık verir maç da berabere biter. Kimi zaman da (Belediye ve Manisa gibi) rakip bulduğunu atar, Beşiktaş yeterince atamaz ve mağlubiyet gelir. Schuster'in önde oynama isteğini anlıyorum ama böyle oynayacaksa, rakibin en hızlı oyuncularının başına iki nöbetçi dikmek zorunda. Aksi durumda Beşiktaş kalesi kevgire döner, benden söylemesi.

* * *

KÜFÜRE KARŞI KÜFÜR!
F.Bahçe küfürden ceza alınca PFDK'nın raporunu resmi siteden aynen yayınlamış. Bilen bilir, temsilciler maçta duydukları küfürleri aynen yazarlar. Doğrusu da budur. Ancak o küfürleri resmi siteden yayınlamak bugüne kadar kimsenin aklına gelmemişti. Küfüre karşı küfürle mücadele bu olsa gerek! Bravo Fenerbahçe!

* * *

Duyarlı Kartallar!
Beşiktaş yönetimi bugün Elazığ'ın Kovancılar Köyü'nde. Depremde yıkılan okulu yaptıran yönetim bugün kurdale kesecek. Fotomaç'ın haftalık toplantısı olmasa biz de Elazığlı çocuklarla birlikte olacak ve bundan gurur duyacaktık. Bu vesile ile bizi davet edenlere teşekkür ederken bu duyarlı davranışından dolayı Demirören yönetimini de kutlayalım.
Öte yandan Beşiktaş taraftarı da aynı duyarlılığı gösteriyor. Siyah-beyaz renklere gönül veren bir grup gencin kurduğu www.kartalsozluk.com da sosyal sorumluluklarının bilinciyle (Arkas Kartalları'nın da desteği ve Yurtiçi Kargo'nun yardımlarıyla) Niğde Çiftlik Azatlı Şehit Selim Erten İlköğretim okulunu ziyaret ettiler. Ziyaretle etmekle de kalmayıp okulun eksiklerini giderip çocuklara oyuncak dağıttılar. Kartal yürekli kardeşlerimi gönülden tebrik ediyorum.

* * *
ÜÇ BÜYÜKLERE
Siz her sezon beş para etmez yabancıları kadronuza katıp, onlarca menajeri zengin eder misiniz? Siz, sıradan teknik adamlara yüz milyon euro'luk takımlarınızı emanet eder misiniz?
İşte böyle mütevazı Anadolu takımları gelip haddinizi bildirir! Durun, bunlar iyi günleriniz.