Aziz Üstel

Aziz Üstel

21 Ağustos 2011 | Pazar

Asıl ihanet eden TFF!

Galatasaray, şike soruşturmasında topu ikinci kez taca atan Futbol Federasyonu'nu sıkıştırmayı sürdürüyor. Bu tavır sizece doğru mu?
Federasyonun iddianameyi bekleme kararını nasıl yorumluyorsunuz?
Galatasaray'ın açıklaması son derece yerinde.
Bugün Türkiye Süper Ligi'nde futbol oynayan bütün takımların içinde duruş sergileyebilen tek kurum Galatasaray'dır.
Galatasaray, Futbol Federasyonu'nun eyyamcılığını, korkaklığını, topu taca değil stat dışına atma girişimlerini ciddi bir biçimde eleştiriyor. Çünkü Türk futbolunun nereye gittiğini görebiliyor. Bu federasyonla Türk futbolu sadece geri gitmiyor, Avrupa dışına da itiliyor. Çünkü TFF'nin tavrı alaturkalık bile değil. TFF'nin tavrı Patagonya'da bile görülmemiş bir tavır. Dünyadaki bütün futbol federasyonları bütün şike konularında tavır almış ve bu işe bulaşan kulüpleri şöyle ya da böyle cezalandırmıştır. Bu federasyon bunalıma bunalım katıyor. Bunalım yönetmeyi de bilmiyor. Bilse bile bilmemeyi tercih ediyor.
Onun için Galatasaray Kulübü yerden göğe kadar haklıdır. Sakın Galatasaray'ı ve Galatasaray Yönetimi'ni ceza kuruluna vermeye kalkışmasınlar, bir bakarlar ki 20 milyon Galatasaraylı onları ceza kuruluna verivermiş. Ayrıca o yönetim kurulunda 5 tane de Galatasaray kökenli üye var!
-Futbol Federasyonu, Galatasaray'ı, 'TFF'yi Avrupa'ya şikayet etmekle ' yani ihanetle suçladı. Bu konuda ne diyorsunuz? Burada Türk futboluna ihanet eden federasyondur. Var olan TFF yönetimini bırakın UEFA'ya, FIFA'ya şikayet etmeyi elden gelse uzaylılara bile şikayet etmek gerek. -Federasyonun, Profesyonel Disiplin Kurulu'na sevk ettiği isimler konusunda da eleştiriler var. Özellikle Trabzonspor Başkanı Sadri Şener , 'Gerekçe ne?' diyerek TFF'ye tepki gösterdi? Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener'in disiplin kuruluna gönderilmesinin gerekçesi nedir? Bunun gibi daha başka isimler de var ceza kuruluna sevk edilen. Bunlar hakkında ne bir gözaltı kararı, ne bir tutuklama var. Siz tutuklanmış, tutuklama kararlarına yapılan itirazları reddedilmiş kişiler hakkında karar veremiyorsunuz, bunları kalkıp ceza kuruluna sevk ediyorsunuz. Buna tamamen eyyamcılık denir, buna iş bilmemek denir, buna yasak savmak denir. Ama en başta buna 'ayıp' denir. -Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar'ın karar alamamalarına gösterdiği en önemli gerekçelerden biri de, suçlanan kişilerin savunmasının alınmayışı.
Bu sizce haklı bir gerekçe mi?
Bugüne kadar federasyon verdiği hangi cezanın savunmasını almış ki. Hemen bir örnek verelim, bir maçta taraftar sahaya girdi diye bir takım 3-0 hükmen mağlup ilan edilmiş. O takımın savunması alınmış mı? O takımın yönetimine herhangi bir soru sorulmuş mu? Hayır.
Bunun o kadar çok örneği var ki savunma alınmadan ceza kesilen. Dönüp dolaşıp aynı yere geliyoruz, bu federasyon kriz yönetimini beceremiyor ve sırtlarından gönüllerindeki takım formalarını çıkaramıyorlar. Hem taraf olup, hem de biz tarafsızız diyemezsiniz. -Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar ile yönetim kurulu üyesi Hüsnü Güreli'nin imalı bir konuşması kameralara takıldı. Bu konuda ne diyeceksiniz? Sayın Hüsnü Güreli, TFF Başkanı ile yaptığı konuşmanın Beşiktaş'ın transferleri ile ilgili olduğunu söylüyor. Şimdi Hüsnü Bey'e inanmak çok zor. Ama böyle söylemesi de doğal. Yani ne diyecekti? "Ben rica ettim, arkadaşlara baskı uyguladım ve Beşiktaş'ı bu şike denkleminin dışına çıkarttım!" Bunu diyemeyeceğine göre akıllıca bir kılıf bulmuş. Zekasından dolayı kutluyorum kendisini. -Galatasaray, Engin Baytar'ı kadrosuna kattı, Keita'dan ise kulübü kiralamaya yanaşmadığı için vazgeçti. Bu iki oyuncu için görüşleriniz nedir? Engin Baytar'ın transferi çok olumlu bir transfer. Ancak Fatih Terim'in orada olması bu transferi olumlu kılıyor. Çünkü Engin disiplinsizliğiyle ve başına buyruk davranışları ile bilinen bir futbolcu. Ama dizginlerin Fatih'in elinde olduğu bir ortamda Engin eğer mesleğinde yükselmek istiyorsa, hocanın dediklerini harfi harfine yerine getirmek zorundu. Bunu yaparsa da Engin hem Galatasaray'a, hem de Türk futboluna çok faydalı olabilir.
Ben Keita'nın gelmesini çok istiyordum. Ama galiba bir yıl rötarla gelecek Galatasaray'a. Ya da Keita kendisi çözecek kulübüyle sorununu. -Teknik direktör Fatih Terim, son olarak iki transfer daha yapacaklarını açıkladı. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Hangi bölgeye oyuncu alınmalı? Sol kanada ve santrfora birer oyuncu alınacak. İhtiyaç da zaten burada. Lukas Podolski'yi öteden beri istediğini biliyorum. Özellikle de 2008'deki Avrupa Şampiyonası maçlarında Podolski'yi çok beğenmişti ve açık açık söylemişti.
Santrfor isteği, sık sık sakatlanan Milan Baros'a tam anlamıyla güvenememesinden kaynaklanıyor.
Baros'a da en son 8 milyon euro vermişler.
Bu parayla en azından sık sık sakatlanmayacak, nitelikli bir santrfor alabilir Galatasaray. Gerekirse bu paranın üzerine de bir miktar ekler yönetim.
Onun için 9 Eylül'e kadar hem sol kanada, hem de santrfora iki kişi daha getirecektir.





Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor