Kaçan balık büyük olur!

Dün gece temposu düşük, pozisyon zenginliği açısından kısır bir maç izledik. Sezon başından bu yana alışık olduğumuz bol gollü, temposu yüksek ve pozisyonu zengin Beşiktaş maçlarının aksine daha sakin bir havada geçen maçı, kalesinde neredeyse 1-2 tehlikenin dışında pozisyon vermeden çok rahat götüren Beşiktaş.. Evet yazının bu noktasına kadar bir sorun yok. Ancak 89'da gelen gol, "Bu sezon Beşiktaş taraftarına rahat maç yok" sözünü bir kez daha hatırlattı. İlk devrede topu daha çok ayağında tutan rakibe oynama şansı vermeyen, ikinci devrede ise G.Antep savunmasının cömertçe hediye ettiği pozisyonları geri çeviren Beşiktaş bu golü hak etti.

Sakatlıklar, zorlu fikstür
Takımın üzerinde bir durgunluk vardı sanki. Stada gelen 20 bin seyircinin muhteşem desteği de olmasa, maçı TV başında izleyenler çoktan kanalı değiştirirdi. Niang'ın hazır olmayışı, neredeyse her ikili mücadelede yerde kalışı, Olcay'ın ikinci yarıda Trabzonspor maçındaki pozisyonun benzeri olan bir pozisyonu cömertçe harcaması; hücumda Beşiktaş adına akılda kalan negatif noktalardı. Sezon başından bu yana üst üste gelen talihsiz sakatlıklar, zorlu fikstür, sürekli 11'in değişmesi gibi nedenleri olumsuz faktör olarak saysak da; lider Galatasaray'ın yeni transferleriyle alıp başını gittiği ligde özellikle de kendi sahanızda bu kadar kolay puan kaybetmemeniz gerekiyor.