Yol yolcunundur

En baştan söyleyeyim en sona söyleyeceğimi; Dia ve Niang yok. Lugano da... Fenerbahçe, Bursa karşısına direneceği ve kazanacağı en güçlü öğelerinden eksik çıkacak. Böyle bir maçın matematiği Fenerbahçe'nin kazanmak için üreteceği başka bir formülün olamayacağı yönünde. Bursaspor'da da eksikler var. Ama Bursaspor, Fenerbahçe gibi "büyük, çok büyük, en büyük değil, mütevazı olanaklarla en iyi oynamayı!" düşündüğü için ve sadece böyle bir gerekçeyle sarı-lacivertli ekibi yenerek yoluna devam edecek. Hiç sevmediğim bir tarz belki ama bunun böyle olacağı aşikar.
Bursaspor, ManU karşısında da aynı "istatistiki!" gerçeklerin farkında bir takımın yapacaklarını isteyerek oynadı.
Yine aynını yapacak. Anadolu takımlarının "devlerle kapışması!" "Büyük!" diye kayda düşülmüşlerin kapışmasına benzemez.
1960'larda Eskişehirspor taraftarı da Sevilla karşısında aynı duygularla maç öncesi boğa kılığına girmiş, dört kişinin saha ortasında koşturmasıyla eğlenmişti!!! Kuşkusuz sektör bu tür eğlenceleri yemiyor artık!

Haritaya gereksinim duyuyor
Ama Fenerbahçe, Bursaspor için artık bir eğlence olmaktan ötede. ManU'nun ortaya çıkardığı eğlence sinerjisinin çok çok ötesinde, başka türlü bir ciddiyetten daha öte hem de. Geride Lugano'suz ileride o cevval esmerleri! olmadan Fenerbahçe yarısı eksik bir takım gibi çıkacak sahaya.
Rakibinin üzerine giden bir Bursaspor bu maçın mutlak favorisi. Neye göre? Bugüne kadar olanlar ve Timsahlar'ın ortaya koyduğu dirayete göre. Gerçi Bursaspor önündeki zorlu yolda sadece Galatasaray'a yazıldı; o dönemde herkesin yazıldığı Galatasaray'a.
Sırada daha Trabzon var, Kayseri var. O nedenle Ertuğrul hoca "Sağlam!" Fenerbahçe dönemecini kazasız belasız atlatacağı bir yol haritasına gereksinim duyuyor.
Sonra mı? Sonra yol yolcunundur nasılsa...