Keyif almak...

Sabahın erken saatlerinde Ataşehir'de Fenerbahçe Spor Kulübü'nün inşaatı hızla devam eden kapalı spor salonunun önünden geçerken, ne kadar çok futboldaki saha sonuçlarına endekslenildiğini, genel resmin ve keyfin kaçırıldığı aklıma geldi.
Gözümün önüne maç günleri öğle saatlerine doğru Bağdat Caddesi, Kadıköy, Kalamış geldi. Sarı-lacivert renklere bürünmüş kadın, erkek, çocuk, gençler geldi...
İnşaatı devam eden salona bakınca, son 10 yıldaki muazzam tesisleşmeyi düşündüm.
Daha dün gece TV'de Fenerbahçe Ankara Tesisleri'nin tanıtımını görmüş ve gururlanmıştım. Düzce Topuk Yaylası'nda yapılan tesisleri düşündüm. Son yıllarda amatör branşlarda yaşanan başarıların hakkının yeterince verilip verilmediğini düşündüm.
Basketbolda, voleybolda, kızlarda ve erkeklerde yurt içi ve dışı yaşanan gelişmeleri ve daha ne başarılar elde edileceğinin sinyallerini fazlası ile veren ekipleri düşündüm.

Muazzam seriler ve başarılar
Sarı Melekler'in geçen sene Şampiyonlar Ligi'nde finalde çok şanssız bir şekilde yenildikleri Bergamo'yu geçen gün set dahi vermeden nasıl dize getirdiklerini gururla izledik.
Erkek voleybol takımının Şampiyonlar Ligi grup maçlarında Fransız Tours'u mağlup etmesi, gene kızlar ve erkekler kategorisinde basketbolda uluslararası arenada ve yurt içindeki muazzam serileri ve başarıları... Dünya yıldızlarının bu takımlar içinde yer alması... Tüm amatör branşlarda elde edilen başarılar ve gerçek anlamda bir spor kulübü olmanın keyfi... Fenerbahçelilerin bunları kaçırmaması lazım.. Yeniden yapılanma sancılarının yaşanmasının doğal olduğu futbol takımının arzu edilen başarı seviyesine henüz ulaşamamasına takılarak, bugün yarışmacı olduğu tüm kulvarlarda zirveyi hedefleyen camiadaki olumlu gelişmeleri görmemek ve bunlardan keyif almamak taraftarların kendilerine yapacağı büyük bir haksızlık olur.