19 Kasım 2010 | Cuma

Her hafta bir final

Geçtiğimiz hafta oynanan maçlardan sonra Süper Lig'de her şeyin bir anda değişebileceğine kanaat getirdim. Fenerbahçe'nin, Bursa'nın ve Galatasaray'ın puan kaybetmeleri Beşiktaş'a rahat bir soluk aldırdı. Son yazımda art arda gelen kötü sonuçların futbolcuları 3 puan alana kadar oldukça stres altında bırakacağından bahsetmiştim. Ancak geçen hafta siyah-beyazlılar bu stresi üzerlerinden atarak Ankara'dan altın gibi bir 3 puanla döndü. Bu galibiyetin önemi çok büyüktü. Hem rakipleri ile puan farkını kapadı,hem de takım olarak önümüzdeki haftalar için büyük moral kazandı. Bundan sonraki süreçte kazanılan bu moral ve taraftarın itici gücüyle Beşiktaş'ın gerekli galibiyetlere daha kolay ulaşacağına inanıyorum. Bu hafta Konyaspor karşısında kendi evinde galibiyet kovalayacak olan Beşiktaş'ın işi öyle görüldüğü gibi kolay olmayabilir. Bunu bana düşündüren Ziya Doğan'ın son haftalarda oynattığı agresif futbol tarzı. Beşiktaş'ın bu maçı çok ciddiye alması gerekir, zira evinde artık puan kaybetme lüksü yok. Olası bir puan kaybının nelere gebe olduğunu düşünmek dahi istemiyorum.

Radikal kararlar alınmalı
Beşiktaş bu sene şampiyon olmak istiyorsa önündeki 5 maçı 15 puanla kapatması gerekiyor. Bunun için yönetime ve Schuster'e büyük görev düşüyor. Türk futbolcusunun psikolojisini birilerinin Alman hocaya anlatması gerekiyor. Bana sorarsanız önümüzdeki 5 haftada takımın maç gününden önce kampa girmesi doğru olur. İşin ciddiyetini futbolculara biraz daha hissettirmek gerekir. Kayıpsız geçirilen beş hafta sonrası devre arasında yapılacak takviyelerle bu takımın hem UEFA'da hem de Türkiye'de başarılı olacağına inanıyorum. Ancak transfer sezonu boyunca yapılacak yeni transferler kadar, takımdan gönderilecek oyuncular da çok önemli. Beşiktaş bu dönemde çok radikal kararlar vermeli. Bazen takımda tutulan ve oynayamayan oyuncular takım içinde ister istemez sorun yaratır. Bu tip oyuncuların maliyetleri düşünülmeden gönderilmesi en doğru yoldur.
w Iverson'a zaman lazım
Bu hafta Beşiktaş'ın dünyada ses getiren transferi Allen Iverson'u izlemek üzere Akatlar Arena'ya gittim. Tabii ki gitmeden önce hayranı olduğum oyuncunun formasını aldım. Maçın üstünden birkaç gün geçmesine rağmen, o kadar sayı farkından sonra maçı nasıl kaybettiğimizi halen çözmüş değilim. Ancak eski bir sporcu olarak Iverson'ın henüz güçsüz ve hazır olmadıgını gözlemledim. En fazla 1 ay sonra kendisini büyük bir zevkle izleyeceğimizden eminim. Değişik bir kıta, değişik bir kültür, uzun zaman idmansızlık sonrası bile 15 sayı atması onun nasıl bir oyuncu olduğunun en büyük göstergesi.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor