HÜCUUUM

Maçın hemen başında en çok dikkat çeken şey Galatasaray'ın formalarıydı.
İlk gördüğümde çok yadırgamıştım ama, gözüm alıştı. Taraftar, bu formayı görmek için neden sekiz hafta bekledi, anlamak mümkün değil… Galatasaray'ın Gençlerbirliği maçı öncesi bazı gazetelerde ilginç istatistikler vardı. Belli başlı sekiz kategoride, Süper Lig'in ilk yedi hafta istatistiklerinin yedisinde Galatasaray liderdi. Topla oynama süresi, topa sahip olma oranı, pas sayısı, başarılı pas oranı, rakip ceza alanında topla oynama oranı, şut ve isabetli şut… Sadece Trabzonspor'un liderliğindeki, ceza alanına gönderilen ortalama top sayısında üçüncüydü sarı kırmızılar. İtiraf etmeliyim ki; gazetelerde yer alan bu bilgilerin kaynağının Galatasaray teknik heyeti olduğunu düşünüyorum.
Dikkatinizi çektiyse konu başlıkları savunmaya dair değil.

Stoperde Semih olmalı
Hatırıma İsmail Kartal'ın Fenerbahçe'yi çalıştırıken ''aslında en iyi oynayan biziz'' çıkışı geldi. O da bu savını rakamlara dayandırmıştı. Ancak Kartal bu demecinin üzerinden çok geçmeden mahçup olmuştu. Dün akşamki Galatasaray bu rakamların doğruluğunu kanıtlarcasına oynadı. Dün akşam herkes şu cümleyi en az bir defa sarfetmiştir; ''Yasin bu takımda yedek kalmaz''. Yine de haftaya ilk onbirde olursa, etkisiz bir oyunun ardından kenara alınmayacağını kimse garanti edemez.
Savunmaya ayrıca değinelim… An itibariyle Chedjou ve Hakan'ın yedeği durumuna düşen Semih'in adının Inter'le yazıldığı haberleri hayli garipsiyorum.
Döneminde yapılan transferlere bakılınca -ancak- Mancini'den beklenebilecek bir talep diye de bakılabilir.
Yine de; Hakan-Semih ve Chedjou-Semih ikililerinin kimya olarak Hakan-
Chedjou ikilisinden daha DOĞRU bir ikili olduğunu zannediyorum.
Keza dün akşam, özellikle ilk yarı savunma feci şekilde zorlandı.