Tarihi fırsat

Beşiktaş, çok önemli derbi maçına çıkacak. Rakip G.Saray ve hedef kazanmak.
Aslında Beşiktaş için beraberlik de kötü bir sonuç olmayacak.
Hedef Şampiyonlar Ligi.
Çünkü siyah-beyazlı takım Şampiyonlar Ligi'ne katıldığı takdirde kasasına yaklaşık 25 milyon TL koyacak. Beşiktaş, F.Bahçe'nin gerisinde ligi ikinci bitirdiği takdirde bile Şampiyonlar Ligi'ne direkt gidecek, şampiyon olduğu takdirde de bu unvanı taçlandıracak.
Beşiktaş'ın son haftalarda oynadığı futbolu kazanmasına rağmen beğenmiyorum. Başarıyı küçümsemiyorum ama yönetim ve teknik kadro bu kötü futbola çözüm bulmalı.
Burada Önder Özen'e de büyük görev düşüyor. Özen artık Türkiye'nin bir numaralı kulübünde görev yaptığını hatırlamalı ve işine konsantre olmalı.
G.Saray, Beşiktaş maçını en az Chelsea maçı kadar önemseyecektir.
Kabul etmek gerekir ki G.Saray'ın önemli silahları var.
Beşiktaş kendi gücünü iyi kullanıp, sakin oynayıp rakibinin zayıf yönlerini iyi değerlendirmeli.
Bu sütunlarda elimden geldiği kadarıyla kulüplerimizin iyi yönetilmediğini ve batağa sürüklendiğini kaleme alıyorum. Amacım bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek.
Ancak bu yaptığım yapıcı eleştiriler bazılarını rahatsız etmiş.

Rahatsız olmayın beyler
40 yıldır futbolun içinde olan SinanVardar, her zaman doğruların yanında olmaya devam edecek. Ben kurumsallaşmaya inanıyorum ve şunu ısrarla söylüyorum: ''Futbolu, futbolun içindeki insanlar yönetmeli."
Futbolun içinden gelen kulüp yöneticileri hep büyük işlere imza attılar. İşte Süleyman Seba, işte İlhan Cavcav. Bugün Beşiktaş hatta Türk futbolu hâlâ Süleyman Seba'yı arıyor. Beşiktaş'ı yönetenler de Türk futboluna yön verenler de sadece O'nu örnek alsınlar yeter. Türkiye'de karizma sahibi, iyi eğitim görmüş, işlerinde başarılı kulüp yöneticileri artık taraftarları tahrik eden açıklamalardan uzak durmalı.