Onur'un gecesi

Oynamak için gelmemişler Eskişehir'e. Akıllar başka işlerde kalmış. Un elenmiş, elek duvara asılmış yani. Ortam süper, saha, seyirci, rakip, dökün kurtları daha ne arıyorsunuz. Senede kaç kere yakalarsınız bu fırsatı. Hani hep dersiniz ya "strese girdik gerçek performansı gösteremedik" Bakın o şeyde yok, ne güzel. Oynayın da! Şu kelimelerin hepsi bordo- mavililere... Böylesini hiç izlememiştim. Şenol hocam adına üzüldüm. Hiç hoş karşılamadığını biliyorum. Asli görevi unutup, başka yollara dalmanın en güzel örneği. Hiç oynamadıkları gibi sevgi-saygı çizgisini de aştılar. Son dönemin konuşulan ismi Umut olmasına üzüldüm. Bilmediğimiz bir derdi olmalı. Kaleci Onur ve dörtlü savunmaya bir sözüm yok. Onlar yine canla başla oynadılar. Genç takım oyuncusu Gabriç, geldiği dönemden kötü. "Beni yollayın" diyor. Bu Engin için yetenekli falan yazıyorlar. Sabırla bekliyorum o yeteneği göstermesini. Selçuk ve Colman da verimsizdi dün gece. Ufaklık mı? Bir devre kaldı sahada gizli santrfor olarak görev yaptı. Çok da güzel becerdi. Arada müdahale etti hocam. Sıfır oynayan iki yabancıyı çıkarttı.

Adalet hakkını teslim etti
Ceyhun ve Burak'ın girmesi, muhtemelen gerekli telkinler! Biraz olsun takım gibi oynamaya başladılar. Bir kişi eksik olmasına rağmen ilk devredeki dağınık hal yoktu. Kazanmak için pek bir şey yapamadılar fakat kaybetmemek için her seferinde on kişi savunmaya koştular. Es-Es'liler bayram yerine çevirdiler stadı. Sayısız gol fırsatından sonra, son düdükte gelen süper gol, şölene çevirdi geceyi... Futbolun adaleti işte. Son ana kadar çalışana hakkını teslim etti. Bu hafta dersini iyi çalışmamış bordo-mavililer. Şu performansa göre, bu maç pek de umurlarında değilmiş. Kaleci Onur'un emeği boşa gitti, bir de Şenol hocanın kulübedeki gayreti...