İsteyince oluyor
Yine o eşiğine geldi Trabzonspor. 26 yıl gelip de takıldığı eşiğe! Kapının öbür tarafı mutlu son. Geçen maçtan ne taşıdık bu oyuna? Haftaya ne kalacak elde? İşte onu sorgulamalı. O tereddüttür bizi ürküten.
Çok kere yolda kaldık o yüzden. Bir oyunun bir sonrakiyle benzeşmediğini yaşadık senelerce... Çok bilmeye, derinine inmeye gerek yok! Olmadık bir şey çıkar mutlaka.
Son maçların fırtınası melteme dönünce aklıma geldi işte. O ilk devredeki durgunluğun sebebi neydi acaba? Önceki kadar ciddiye alınmamış mıydı rakip? Daha alt puan mı var sonunda?
Heyecan, stres, baskı falan hiç birine inanmam.
İşlemez bu kadroya. Başka bir şeydir vites küçülten. "Nasıl olsa yeneriz" duygusu kötü birşeydir. Hiç affetmez futbol topu, hafife almaya gelmez hemen keser hesabı.
Son çeyrekte aslına döndü
Fırtınayı beklerken melteme yakalandık.
Geçen her dakika birşeylerini kaybetti bordomavililer.
Takım hareketini bıraktım, ikili üçlü bir organizasyon dahi kalmadı. Topu alan sibobunu aradı. Tüm hareket bireyselliğe dönüştü.
Her ikili mücadeledenr galip çıkan Gençler'in cesareti yükseldi. Bir iki denemeden sonra "gol geliyorum" dedi. Bir amatör takıma dahi yakışmayacak hatalar zincirinden gol çıktı. Kasımpaşa maçına hafta başında mücadele eden hocam bu oyuna ara devrede girdi.
Fazla olan ön liberonun birini çıkardı. Tamamen hücumculardan oluşan bir yapıya döndü.
Rakip futbolcular dahil hiç kimsenin aklına gelmeyen bir skorla son yarım saate girdik.
Avni Aker'e hocasız gelen Gençler "Çanakkale geçilmez" taktiğine sarıldı.
Jaja'nın oyuna girişi taktiği tamamen vurucu hale getirdi. Kalan son çeyrekte aslına dönen bordo-mavilileri izledik. Son çeyrekte eşiğin öbür tarafına da geçti bordo-mavililer.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.